O zaman yapılacak ilk şey rota belirlemek.Işıl ışıl parlayan güneşi bir de boğazdan seyretmek fikri cazip gelince sabah sabah istikamet Kanlıca
Yol oraya kadar varınca yanımızda Anne ile Baba da olunca,Hz Yuşa ziyaret edilmeden olmaz.
Yemek mideyi dua ruhu besler deyip dualarımızı ettik
Bizim gibi erkenciler de varmış
Yemyeşil ağaçlar,çok güzel bir bahçe sabahın serin esen rüzgarı ama içimizi ısıtan güneşi ile
önce ruhumuzu iyice doyurduk.
Gözlerimize bayram ettirdik.
İnsanın bir blogu olunca kendini hafiften araştırmacı gazeteci zannediyor.Gördüğünüz her tezgah başında resim çekmek çok keyifli oluyor.Ama tabi izin alarak.Şu ekmeklere,katmerlere bakarmısınız
Bu da kara lahana,biraz meyve ile sizi yaklaşıp bakmaya zorlayan küçük bir tezgah
Burada ne ararsanız var ben bakmaya doyamadım
Ama en güzeli buydu sanırım ziyaretten sonra tekrar aşağıya inerken yolun kenarında buna benzer yerler var.Manzara eşliğinde çayınızı içip patatesli gözlemelerin tadına da bakabiliyorsunuz
Çaylar bu şekilde demleniyordu
Eğer hem ziyaret hem de ticaret yapalım derseniz.Turşular
Köy yumurtaları
Kendi bahçelerinden topladıkları ve organik olduğunu söyledikleri meyveler
Türlü çerezler
İrili ufaklı cevizler,kestaneler
Kanlıca'ya gidip yoğurt yememek olmaz
Bu kedicik de kendisine verilen kedi mamasıyla iştahlı bir şekilde kahvaltısını ediyordu
Kanlıca'da verilen mola ile seyreyle gözüm Şehr-i İstanbul'u
Balıkçı motorları
Atılan bir dilim ekmeği paylaşamayan martılar
Martılar,martılar
Her türlü karmaşasına,trafiğine,gürültüsüne daha sayabileceğiniz ve sayabileceğim pek çok olumsuzluğuna rağmen iyi ki tam da buradayız İSTANBUL'DAYIZ
Herkese keyifli ve bereketli haftalar.................
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder