BEYYİNE SURESİ MEAL-İ KERİM
Medine döneminde inmiştir. 8 âyettir. Beyyine, apaçık delil demektir.
Bismillâhir Rahmânir Rahîm
1. Gerek Ehl-i kitaptan, gerek müşriklerden olan kâfirler, kendilerine o açık ve kesin delil gelmedikçe, inkârlarından ayrılacak değillerdi.
2. 3. O kesin delil de: İçinde hak, hikmet ve adaletin ifadesi olan yazılar ihtiva eden tertemiz sayfaları okuyan, ve Allah tarafından gönderilen bir Resuldür.
{{{Âşikâr bir delil: Resulullah (a.s.m)’dır. Onun tertemiz hayatı, dinin en bariz delilidir. Onun dürüst, güvenilir olup güzel ahlâkın bütün dallarında en mükemmel olması, ümmî olmasına rağmen ona Kur’ân gibi bir kitap verilmesi, bedevî bir toplumda tarihin en büyük ınkılabını gerçekleştirmesi, getirdiği inanç esaslarının, ibadetlerin, hükümlerin ve ahlâkî prensiplerin hep mâkul olması, ona tâbi olarak manevîyat, ahlâk ve bilimlerde muazzam ilerleme yapan yüzbinlerce mükemmel insanın yetişmeleri gibi yüzlerce husus düşünülürse Resulullahı tanıma vesîlelerinin ne kadar fazla olduğu anlaşılır. }}}
{{{Âşikâr bir delil: Resulullah (a.s.m)’dır. Onun tertemiz hayatı, dinin en bariz delilidir. Onun dürüst, güvenilir olup güzel ahlâkın bütün dallarında en mükemmel olması, ümmî olmasına rağmen ona Kur’ân gibi bir kitap verilmesi, bedevî bir toplumda tarihin en büyük ınkılabını gerçekleştirmesi, getirdiği inanç esaslarının, ibadetlerin, hükümlerin ve ahlâkî prensiplerin hep mâkul olması, ona tâbi olarak manevîyat, ahlâk ve bilimlerde muazzam ilerleme yapan yüzbinlerce mükemmel insanın yetişmeleri gibi yüzlerce husus düşünülürse Resulullahı tanıma vesîlelerinin ne kadar fazla olduğu anlaşılır. }}}
4. Ehl-i kitap mensupları, o kesin delil gelinceye kadar bu konuda ihtilaf etmemişlerdi.
O gelince kimi inanmak, kimi reddetmek sûretiyle, onun hakkında ayrılığa düştüler. Oysa Ehl-i kitap daha önce böyle bir resulün geleceğini beklemekte ittifak içindeydiler.
O gelince kimi inanmak, kimi reddetmek sûretiyle, onun hakkında ayrılığa düştüler. Oysa Ehl-i kitap daha önce böyle bir resulün geleceğini beklemekte ittifak içindeydiler.
5. Halbuki onlara, şirkten uzak olarak yalnız Allah’a ibadet etmeleri, namazı hakkıyla ifâ etmeleri, zekâtı vermeleri emredilmişti. İşte sağlam, dosdoğru din budur.
6. Gerek Ehl-i kitaptan, gerek müşriklerden olan kâfirler, hem de devamlı kalmak üzere cehennem ateşindedirler. Onlar bütün yaratıkların en şerlisidirler.
7. Ama iman edip, makbul ve güzel işler yapanlar ise bütün yaratıkların en hayırlı olanlarıdır.
8. Bunların Rab’leri nezdindeki ödülleri, içinden ırmaklar akan, hem de devamlı kalmak üzere girecekleri, Adn cennetleridir. Allah onlardan, onlar da Allah’tan râzı olmuşlardır. İşte bu rıza makamı da Rabbine saygı duyanlarındır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder