Anne olmak dünyanın en kutsal şeyi.Allah dileyen,isteyen herkese bu duyguyu yaşatsın.Anne olmak insana düşünmeyi ama yüzeysel değil derin derin düşünmeyi,merhameti,sevmeyi ama herşeyi sevmeyi,ağlamayı ,gülmeyi,şükretmeyi,yeryüzünde güzel ve iyi ne varsa hepsini öğretiyor.O minicik canlıyı kucağınıza aldığınız anda tüm dünyanız değişiyor birden bire büyüyüp bir deve dönüşüyorsunuz.Herşeyi yapmaya,herşeyin üstesinden gelmeye,mücadeleye muktedir oluyorsunuz.
Allah annelerimize uzun ömürler versin çocuklarımıza da hayırlı ve güzel yazılar yazsın şansları ve bahtları açık olsun.
Türkiye’de pek çok kadın farklı sebeplerden ötürü erken doğum yapmak zorunda kalıyor. Devlet doğum iznini, doğumdan önce sekiz, doğumdan sonra sekiz olmak üzere toplam 16 hafta olarak belirlemiş durumda. Erken doğan bebekler, zamanında doğan bebeklere göre daha fazla bakım ve anne sütü ihtiyaçları olduğu halde, bu süreyi kuvözde geçiriyorlar. Prematüre bebekler, kuvözden çıktıkları anda anneleri işe başlamış oluyor. O zaman erken doğan bebeklerin annelerine daha uzun süre doğum izni verilmesi gerekmez mi? Pınar Reyhan, Yeni ANNE ve Yeni HAMİLE ekibiyle birlikte sorunun değil, çözümün bir parçası oluyor. “Annemi İstiyorum” sosyal sorumluluk projesini duyurmak için siz de kampanyanın detaylarını paylaşın, hep birlikte erken doğum yapan annelere ve bebeklerine umut olalım. Erken doğan bebekler, anne sütü ve sevgisinden mahrum kalmasın diyorsanız http://www.annemiistiyorum.com/ ‘daki formu doldurarak kampanyaya destek olabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder