EVLILIK YILDÖNÜMÜMÜZ

20.Evlilik yildönümümüz icin ben kendimce planlar yapmistim.Güzel bir restorantta ailecek yemege gitmek ve pasta yapip yemekten sonra eve gelindiginde beraberce yemekti . Esimde kendince planlar yapmis benim dogayi sevdigimi bildigi icin Avusturyanin yüksek daglarinin eteginden otel ayarlamis. Avusturya'da bu otelde yer ayirtmis.10.7. persembe evlilik günümüzdü.Bir gün öncesinden bana otelin rezervasyon mailini güzel bir hediye paketi icinde verdi.Bende herhalde bir gün önce kutlayacagiz galiba hediyemi bile hazirlmais dedim.Paketi actigimda iki kisilik otelde rezarvasyon yaptirdigini gördüm,hem cok sevindim hemde hic beklemedigim icin cok sasirdim.Ertesi günü yola cikilicagi icin hemen bavulu hazirladik esim ve kizimla.Sabah cocuklar okula gönderdikten sonra bizde evden ciktik.Yolda güzel bir kahvalti yaptik,hava cok güzeldi ,yolumuzun üstünde Dachau' ya ugradik.Orasi hitlerin esir kampi,yahudi esileri yaktiklari yer, o resimleri sonra paylasacagim sizlerle resimleri görüp keyfinizi kacirmak istemedim..Avusturyaya girdigimizde yüksek daglarin arasinda bol okjijenli dogayla icice bir yolculuk yaptikOtele cikista bayagi daga tirmandik arabayla ve muhtesem doga güzelligi esliginde.
Resimler oldukca cok,umarim begenirsiniz,3 günün özetini yansitmaya calisitm,haydin bakalim Almanya'dan Avusturya'ya dogru uzanalim.


Otel klasik Avusturya evleri gibi insa edilmis ,ic dekoruda dogal, sade, bolca agac kullanilmis.Bizim oda resimde görüldügü gibi 2.katta ciceklerin oldugu balkonlu odaydi.

Kaldigimiz otel odasi,yatak, masa,dolap hersey agactan yapilmis.Asagidaki cicegi esim önceden söylemis iceri girdigimde bu güzel ciceklerle karsilastim.3 tane kadife gül,kizimdan oglumdan ve esimden birer tane gül hediye etmis oldular.Otel cok temizdi,yemekleri Avusturya'nin yöresel yemeklerindendi. 3 menü vardi biz vejeteryan menüsünü sectik,diger menülerde et oldugu icin en güvenilir vejeteryan menüsü geldi bize.Otel sahibi ve personali Avusturya'nin geleneksel kiyafetlerini giyiniyorlar.Otelin sahibi kendiside kahvaltida ve aksam yemeginde servis yapti,misafirleriyle yakindan ilgilendi.Bizimlede sohbet etti evlilik yildönümümüzü kutladi.3 tane otelin sahibi,bizim kaldigimiz otel 4 yildizli ve kendisi bir garson gibi calisiyor,acaba Türkiye'de de varmidir böyle hem 3 tane otel sahibi olacak hemde bir garson gibi müsterilerine hizmet edecek.Bu insanlar cok calistiklari icin ve dürüst olduklari icin kibirlenmedikleri icin bizden hep bir adim ileride oluyorlar.
Odamizin balkon manzarasi 


Balkondan yine güzel bir görüntü


Hem iceride hemde disarida havuz var
saunalar



Saunadan cikinca dinlenme yerleri

Bu otelde hemen bizim otelin yanindaydi,bizim kaldigimiz otelin sahibinin ikinci oteli
Otele yerlestikten sonra hemen yakinindaki köye indik,cok sirin tipik bir Avustur'ya köyüydü.Bizim kaldigimiz otelde buraya bagliymis köyün ismi Söll.Internetten bulabilirsiniz muhtesem dogasi ve daglari hakkinda bilgi almak isterseniz veya gelmek isterseniz


Köy tertemizdi,nerdeyse her evde pansiyonlar var ve hepside tiklim tiklim dolu.Kisin kayak yazin daglarda yamac parasütü,dagcilararin ugrak yeri.Türkiyemizdede cok güzel daglarimiz var,burasini ben toros daglarina ve Rize'nin dogasina benzettim.Bizde malaesef bu kadar daglarimiz turizime acilmiyor.
Köy halkinin gecimi besicilik veya otelcilikten saglaniyor.





Turistler suya girmiyorlar su soguk oldugu ,icin ama bol günesleniyorlar

Söll'de ve gölde gezdikten sonra otele geri döndük,aksam yemegi icin hazirlandik.Yemekten sonra otelin yakininda yürüyüs yaptik.Birinci günümüz böyle gecti
Selale,ye giderken yolda durduk bu güzel manzarayi seyrettik


ikinci günümüzde sabah erkenden kalktik.Dagin temiz bol okjijenli havasi bizi erkenden uykuya doyurmus dinlendirmis bir halde kaldirdi.Kahvaltidan sonra 200 km uzakliktaki Avrupanin en büyük selalesine gitmek icin yola ciktik.giderken bol resim cektim heryer birbirinden güzeldi,doga manzara orman dag,yesillik göl insan bu güzellikleri görürde resim cekmezmi.400 tane resim cekmisim 3 gün icinde,Arabayi park ettik parklar ücretli, ve uzaktan görünen bu muhtesem selale,ye dogru yol aldik.
Epeyce yürüdükten sonra asagidan giris bileti aldik ve tirmanmaya basladik.1300 metre yükseklige ciktik selalel,nin en tepesine zirvesine kadar ciktik.


Gencler kadar yaslilarda coktu ellerinde yürüme degnekleriyle yavasda olsa tepeye ciktilar


Yolun yarisinda burda mola verdik,selalaleden akan suyun cikardidigi ses insana ninni gibi geliyor.Taslarin üstünde oturduk yaklasik bir saat kadar.esim buraya gelmeden yolun kenarinda marketten karpuz aldi,selalenin suyu soguk olur karpuzu suda bekletiriz buzz gibi yeriz dedi,karpuzu sirt cantasinda tasidi yaklasik 3 kilo kadardi allahtan iyi ciktida bosa tasimamis oldu esim.Ayagim suyun icinde, buzzz gibi karpuz, ninni gibi sellalenin sesi bol okjijen ,bana kalsa aksama kadar orda otururdum.

Karpuzu yarim saat beklettik suyun icinde

Iste zirve,selale,nin en tepesine ulastik,gercektende ciktigimiza degdi anlatmayla olmuyor gidip yerinde yasamk lazim.
Selale,den asagiya dogru bir görünüs
Bu manzarada selale,nin karsisindan görünüs.Bu görünüs icin 7 euro ödedik,nedenmi bizde cok sasirdik.Selale,den ayrildik, esim geldigimiz yönden degilde ters istikametten gidelim görmedigimiz yeleri görelim dedi. Önceden internetten cevrede nereleri gezebiliriz diye arastirma yaptigi icin yakinlarda baraj varmis orayida görmek icin bu yönden gitmek istedi.Tepeye ciktigimizda otoban giselerine benzer kulübeler vardi,otoban parasi ödenecek zannettik .Esim zaten vinyette almisti yani önceden otoban parasini ödemisti.Ordaki görevliye sordugunda en yüksek tepelerden birisiymis burasi ,bu para onun icin ödenecek demis.Cok sasirdik tepeye bile para aliyorlar,artik geri dönmedik parayi ödedik ama esim bizim memleketimizde buralar bedava istedigin tepeye cik dedi ordaki görevliye.
Parayi ödediysek bu barajida görmüs olduk,ortada uzun bir yol yapmislar , bir tarafi baraja bir tarafida bu güzel manzaraya bakiyordu.Ters istikametten gittik ama cok güzel yerler gördük.
Nereye gittiysek heryer tertemizdi ne cekirdek ne bira sisesi hicbirsey yoktu zaten cekirdegi burdakiler bilmiyor,kuslarina yem olarak veriyorlar.O kadar insan ziyaret ediyor ama arkalarinda cöp birakmiyorlar.Darisi bizim Türkiyemizin basina. 2. günümüzde böyle gecti.Aksam yemegi yedikten sonra yürüyüs yaptik,türk cayimiz olsaydi cok iyi olacakti yemektan sonra serin havada bardak bardak icilirdi. ,bizde hazir poset caylardan ictik.


Gece yagmur yagmisti,sabah kalktigimda daglarin etegine kadar inmis bulutlari gördüm.Elini uzatsan sanki bulutu yakalayacaksin öyle yakindi.Kahvaltidan sonra otelden ayrildik,Münih'e dogru yola ciktik.Ordada büyük bir göl var,ve krallarin yasadigi adalar var.Erkekler adasi ve kadinlar adasi,oraya gemilerle gidiliyor.büyük bir sarayda varmis



Adaya gitmek icin gemi beklerken,bu gölün ismi Chiemsee Münih'e yaklasik 50 km uzaklikta oldukca büyük bir göl
Her yarim saatte gemiler geliyor


Gölün cevresi pansiyon ve otellerle bol turist,lerle dolu


Ben saray cok görmüstüm ama icine hic girmemistim,bu sefer krallarin kralicelerin yasadigi sarayin icine girdim gezdim.Giris ücretli,esim zamaninda okul gezisinde girdigi icin o müzeyi gezdi bende sarayin icini,yanimizda almanca anlatan hostes esliginde.Resim cekmesi yasak oldugu icin sarayin icini cekemedim.

Ilginc olani bu kocaman sarayda bir tane tuvaletin bulunmasi,oda kralin odasinda sadece onun kullanmasi icin. O kadar calisani hizmetcileri ne yapiyordu dersiniz acaba,banyoda yine kralin odasinda vardi eger banyo denilirse,bunlar yikanmayi bilmezken bizim evlerimizin icinde banyo ve hamamlarimiz vardi.Sarayin icindeki odalarin dösemesinin cogu altin kaplama, balo salonunda kacyüz tane mum vardi.Bu mumlari 25 hizmetci 1,5 saaatte yakarlarmis. 7 milyon tugladan yapilmis hepside elde tek tek yapilmis tuglalarin.Kralin yemek odasinda büyük bir masa var,zamaninda bu masa asagiya asönsör gibi cekilirmis üstüne mutfaktan yemekler konur geri yukari cekermis hizmetciler.Kralda hazir oturur yermis.


Bu sarayin bulundugu adanin ismi erkekler adasi,kadinlar adasinada gidecektik ama yagmur yagmaya baslayinca vazgectik.


Havuzdaki demirden yapilmis kaplumbagalar ve timsahlarin agizlarindan su fiskiriyor,tam ben resim cekerken su durdu.

Sarayin tam karsisi göle dogru bakiyor

Bahcesinden görüntü,zaman tüneli olsada eskiye krallar,in yasadigi zaman gitsek ve burda nasil yasadiklarini görsek ne iyi olurdu.Bu bahcede krallar karalicel,er cok gezmistir



Adayi at arabasiyla gezdiriyorlar,adanin bütün etrafinda turlaniyor




Havuzun etrafinda orda yasayan krallar,in kraliceler,in heykelleri vardi.Bu kralin heykeli bayagi tacize ugradi.esim müzeyi gezerken ben saraydan erken cikimistim sarayin önündeki bank,lara oturdum.Tam karsimda bululunan bu kralin heykelinin üstüne kadinin biri yatti resim cektirdi kralin sagini solunu oksayarak,,sonra yine bir adam geldi kralin bacagini oksadi yanindakilerle gülerek.Böyle seyler cok normal burda,bütün bunlar olurken kimse rahatsiz olmadi ne güvenlik nede görevli vardi zaten.Bizler ecdadimiza atalarimiza cok saygiliyiz bizi bunlardan ayiran yanlarimiz cok
Hava karamaya basladi,yagmur yagdi yagacak,biz gezecegimiz yeri gezdik artik yagmur yagsada olurdu



Geminin disarisinda oturuken birden yagmur baslayinca iceri gectik.tatli bir yorgunlukla Münih,e dogru yola ciktik.

Münih'in en büyük kilisesi
Yine merkezinden bir görüntü
Münih'in simgesi olan heykel




Bu cadde türk caddesi,otelinden berberine marketinden firinina eksportuna kadar hersey var burda.karnimiz acikmisti,ben türk firininda peynirli gözleme corba yedim esim corba döner,baklava yedi.Bir tepside Gaziantep baklavasi aldi,cok sever hergün yer cayin yaninda.bende sütlü meyveli tatlilari seviyorum bu konuda damak tadimiz uymuyor






Aksama dogru eve geldik,kapida bu hosgeldiniz yazisiyla karsilastik.Oglum yazmis bizim icin cok duygulanmdim.kizimda kipri kek yapmis masanin üstünde böyle ismimizin bas harfiyle süslemis, bogazim dügüm dügüm oldu onlara sarildim öptüm .
Esime cocuklarima cok tesekkür ederim sizleri cok seviyorum benim canlarim ,unutamayacagim bir 20 . evlilikyildönümü yasattilar bana.