Milföyleri hafta sonu aniden gelen misafirlerimiz için yapmıştım..Keki ve milföyleri aynı anda fırına vermiştim üstelik..))Sıcak sıcak misafirlerin çok hoşlarına gitmişti..Yanında da haşlanmış taze patates sunmuştum..Şöyle üzerlerine nefis zeytinyağı gezdirip, biraz karabiber-sarımsak serpiştirmiştim..Hani pastırma kokusu her tarafa yayılmışken sarımsak aşağı kalmasın demiştim..))Ne de iyi yapmışım,benim bile çok hoşuma gitmişti..Tavsiye edilir bilesiniz..Siz sunumunuzu kendi damak zevkinize göre ayarlamalısınız artık..
Hazırlanışları
Milföyler muffin kalıbına yerleştirilir.
İçlerine karışık peynirlerden konulup,üzerlerine 1 yaprak pastırma
konulup,üzerine peynir konulup biraz pişirilir.
Sonra fırından alınıp üzerine bir yumurta dağıtılmadan kırılıp pişirilir.
Misafirlerimiz yumurtayı çok pişmiş istedikleri için, ben biraz fazla tuttum fırında..Sizler daha az tutabilirsiniz,veya hayal gücünüze göre hazırlayabilirsiniz.)
Malzemeler
125 gr oda sıcaklığında tereyağ
100 gr şeker
1 paket vanilya şekeri
2-3 damla rum
minicik tuz
4 yumurta
2,5 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
1 limon kabuğu rendesi
150 gr kuru üzüm
150 gr kuş üzümü
100 gr zitronat (limon kabuğu şekerlemesi..olmasada olur)
1/2 limon suyu
50 gr yaban mersini
Hazırlanışı
Tereyağ,tuz,vanilya,rum çırpılır.
Şeker eklenip çırpılır.
Yumurtalar teker teker eklenip çırpılır.
Zitronat,kuş üzümü ve kuru üzüm,yaban mersini limon suyu eklenip çırpılır.
Un ve kabartma tozu bir kaba elenip,karışıma eklenip çırpılır.
Karışım 30 cm'lik uzun kek kalıbına dökülüp yaklaşık 45 dk fırının 2.sırasında 175 c de pişirilir.
Kürdan yöntemi ile pişip pişmediği kontrol edilir.
Kek fırından çıkar çıkmaz 1 yemek kaşığı tereyağ üzerine sürülür
Baton kalıplarında kek yapacağım zaman mutlaka içersine kağıt döşerim..Bu yöntemi ilk kez Almanya'da ki(Düsseldorf)ev sahibimde görmüştüm..
Kulağıma küpe olacak püf noktalarından biride bu..Kekin muntazam ve kenarlarının kırışık görünümde olmaması için,önce yağlı kağıt veya biraz daha kalın kağıt masaya
yayılır.Kalıp kağıdın üzerine konulup önce tabanının çevresi çizilir.Sonra çizginin başladığı yerden yana yatırılıp uzunluğu,kenarları çizilir.Sonrada çizilen yerlerden dikkatlice kesilir.(Fotoğrafa dikkatlice bakınız lütfen!)Daha sonra çizilen yerlerinden içeri doğru katlanıpa kağıt kalıp şekli verilir.Kalıbın kenarlarına minicik yağ sürülüp kağıt kalıp baton kalıbın içersine yapıştırılır.Farkındaysanız
kenarlarında fazlalık ve potlanma görülmemektedir.Son olarak hamur içersine dökülüp kek pişirilir.Kekiniz piştikten sonrada kağıdın kenarlarından tutulup telin üzerine alınır.Bu yöntemi sizlerle paylaştığımı sanıyordum ama ne yazıkki paylaşmamışım..
Demek zamanı şimdi imiş..)
Sizlerle aslında paylaşmak istediğim çok farklı kurabiyelerim var..Fakat ev sahibimize yemin verdiğim için (sır)ne yazıkki bu kurabiyelerin tarifini ve kurabiyeleri sizlerle paylaşamıyorum..Çünkü vefat ederken son nefesine kadar bende
yanında idim..O anda bile bana tarifleri söylemişti..Belkide dedesinin dedesine ait
inanılmaz lezzetli tariflerdi..Artık ben eve bile yapmıyorum..(
Tam 4 yıl boyunca onlarla pasta pişirip,püf noktalarını öğrendim..Ön taraf pastane,arka taraf fırın,üst kat ise evleriydi..Hiç bir zaman fırında pişen kek-pasta-kurabiye eve çıkmazdı..Eve yapılacaksa mutlaka evlerinde yapılıp mutfak fırınlarında pişerdi..Böyle bir disipline sahiptiler..
Bodrumda ise tüm konserve çeşitleri,inanılmaz pasta malzemeleri,kalıplar ve erzakları mevcuttu..En çok da orada malzeme aramasını severdim..Karanlık değişik kokular içersinde kaybolurken,bir yandan da tarifi imkansız olan bir ürperti sarardı bedenimi.Sanırım korkardım..))Hafta sonlarını iple çekerdim..Benim için hafta sonları,değişik pastalar,değişik malzemeler ve ilginç püf noktaları demekti..En çok da keller da (bodrum)malzeme aramaktı..)
O zamanlar droetker'in ürünlerini kullanırlardı..Benimde droetker ile tanışmam 78 yılında olmuştu..Her tatile gelişimde çantamın içersinde paket paket kabartma tozları,aromalar,marzipanlar,vanilya şekerleri,hindistan cevizleri bulunurdu..Bunun yanı sıra diğer malzemeler olurdu..En çok sevdiğim ise milföy hamuru idi..O zamanlar
ne yazıkki buralarda yoktu..Bir paylaşımla çok eskilere gittim,anıları gözümde canlandırdım,kah mutlu-kah hüzünlü oldum..Her şeye rağman benim için güzel ve okul derecesinde bir dönemdi o yıllar..Neden sizlerle paylşma gereğini duydum inanın onu da bilmiyorum..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder