burası benim gizli sığınağım

evet arkadaşlar güzel paylaşımlar dileyerek bugün şu saat itibariyle yeni bloğumu hizmete açmaktan büyük onur duyuyorum... kızlarım ve ben artık burada olacağız.

açılışı görkemli yapmak isterdim ama malum türkiye genel bir krizde, durduk yerde masrafa gerek yok dimi ama :) sadece çiçek kabul ediyorum ona göre ... hediyeye hiç gerek yok yani...

burada siz sevgili dostlarımla güzel şyler paylaşacağız. Özellikle mutfağa meraklı olan hatunlarla güzel şeyler paylaşacağımızı ümid ediyorum .. hadi bakalım şimdilik bu kadar yarına allah kerim

minik kızım ceydoş'um

işte karşınızda tombik kızım.....( resmi kaldırdım çünkü sevgili pınarın blogunu okurken görümcesinin bir uyarısı üzerine nette resimlerle neler yapıldığına şahit oldum benim meleklerimin bu şekilde kullanılmaması için kaldırmak istedim çok zor ve kötü bir durum )

kırmızılım benim cesur yüreğim.. dayanıklı zilloşum. allah bahtını açık eder inşallah hep güzel günler görmeyi nasip eder .

çok cin bir kız bu ablası gibi ama ablasından daha dayanıklı ... 9 aylık olduk zaman ne çabuk geçti daha yeni yazıyordum hamilelik haberini.. bu günleri gösteren allahıma şükürler olsun.. zor bir süreçten geçtim bu minik zilloşu kucağıma almak için ama inanın bana değdi. şimdi hiç bir şey hatırlamıyorum bile. varsa yoksa yavyuşuuum... ona yavyuşum diyorum öyle heyecanlanıyorki yavyuş dediğim zaman anası kurban olsun ona.. ablası onu çoook seviyor tabi arada hafif okşamalar olsada yine de çoook seviyor. ablası yer onu diyo ona ... ablasınımı özlemiş nerdeymiş... anne uyandır onu da seveyim diyo... uyumasını istemiyor ama uyanıkkende al şunu yanımdan oyunumu bozuyor diye yırtıyor kendini...allah bana iyiki iki kız vermiş .. allahtan herşeyin hayırlısını isteyen biri olarak şükürler olsun diyorum rabbim kötü günlerini göstermesin bize...amiiin

şu an 10 kg ve 65 cm.. 6 tane dişimiz var ve ısıracak yer arıyor özellikle ablasını tercih ediyor.. he hee :))) en büyük zevki saç çekmek... tutunarak tüm evi dolaşıyor pek cesur bir kız bu tıpkı anasıııı ve bir o kadar da yaygaracı bu huyuda tıpkı babası ve babaannesi ....

hepinizin ellerinden öper zilloşum .....

ANNELER GÜNÜ

Merhaba dostlar ;

5 günlük bir ayrılıktan sonra tekrar aranızdayım.Kızlarımın ikisininde bir gün arayla boğaz enfeksiyonu geçirmeleri sebebiyle uykusuz, yorgun ve zor bir hafta geçirdim. Şimdi ikiside daha iyi çook şükür. Allah kimseyi evladı ile sınamasın.

Anneler günüydü bugün sabah meleklerim koşarak geldi sarıldılar."Annecim anneler günün kutlu olsun" deyip bir sarılmaları bile dünyaya bedel. Rabbim eksiklilerini vermesin.Bekarken hep "evlenince annenizin kıymetini daha iyi anlayacaksınız" derlerdi. Bende "olurmu öyle şey kıymet bilen şimdide bilir evlenince ne değişirir derdim " Ama anladım kii çoook haklılar gerçektende evlenince hele bide anne olunca annenin kıymeti öyle anlaşılıyorki...

Buradan kendi annem başta olmak üzere tüm annelerin anneler gününü kutluyorum.
Seni çok seviyorum anneciğim. Allah seni başımızdan eksik etmesin...

Canım Anneme

Dünyaya senin ile geldim.
Gözümü açtığımda anladığım tek şey sendin.
Sıcaklığı sende tattım,
Sevmeyi senden öğrendim; Anne
Üzüntünü hiç belli etmezdin, gülmeye çalışırdın.
Göz yaşını sakladığını hatırlıyorum.
Gülüşün ne kadar hoş ise,
Göz yaşın o kadar anlamlı Anne
Hep gül anne , Hep gül .
Gün seninle güzel,
Gece seninle anlamlı ve korkusuz.
Hatırlarmısın Anne ,
Bir şey olsa ilk sana koşardım
Kanayan yaramı şefkatli ellerinle sarardın,
Şefkatin ilaçtı bana anne.
Göz yaşlarımı sildiğini hatırlıyorum,
Anne aşkını; anlıyorum, Aşkı anlıyorum Anne.
Yeniden çocuk olmak isterdim.
Kanayan yaramı sarmanı, Göz yaşlarımı silmeni,
Beni bağrına basmanı isterdim Anne.
Ben seninle hep çocuk kalmak isterdim.

Yazar: Aziz Ekici

KIZIMIN ANNELER GÜNÜ KUTLAMASI VE REÇELLİ TIRTILCIKLAR ,P.D.Ç.S.E. 23

Anneler günü pazar günüydü ama benim asıl anneler günüm bugündü ve asıl anneler günü hediyemi bugün aldım. Neden mi çünkü bugün ilk göz ağrım, dünyam , hazalımın okulunda anneler günü kutlaması vardı.

Minik kızım ve arkadaşları 1 aydır bugün için harıl harıl çalışıyorlardı. Birbirinden güzel skeçlerle karşımızdaydılar. Her biri ayrı birer melek gibiydiler. Hazalım başrolde evin hanımı rolündeydi. Bu bir ay boyunca okulda çalışmalar yapmışlar ama bunu bize söylemediler. Öğretmenleri annelerimize süpriz yapıcaz deyince bizimkilerin ağzı kilitlenmiş. Takii düne kadar . Kutlamada giyeceğimiz elbiseleri seçerken " aaaa anne ben evin hanımı rolündeyim beni ciddi ve ev hanımına yakışır bir şekilde giydir tamammı" dedi ve hemen ardından toparlamaya başladı.. "Anne ben şaka yaptım haa evin hanımı değilim ne olduğum süpriz söylemeeem ".. Duymadın sen ben tamammı.. Durup durup "anne sen beni duymadın dimi" diye sorup durdu..

Çok güzel bir gündü bugün onların o minicik yüreklerindeki sevgiyi dile getirişleri , yapmacıksız yürekten ve cesurca ifadelerini görmek dünyalara bedeldi.. Rabbim hepsinin ve tüm çocuklaın bahtını açık etsin..

Minik kuzularımı bana verdiği için sonsuz şükürler olsun rabbime. Allahım hiç bir anne babayı evladının acısıyla sınamasın. Şu yüzündeki gülüşün hiç solmasın meleğim annen sana kurban olsun....

Kutlamaya her veli evde yaptığı bir çeşit pasta, kurabiye , börek veya salata yaparak katıldı. Tüm velilerin ortak kararı ile dışardan herhangi bişey almamaya ve çocuklarımıza kendimizin hazırladığımız yiyeceklerle birlikte bir kutlama düzdenledik.

Eeee böyle oluncada hadi hülya mutfağa.. Hazalın ve tüm çocukların severek yiyeceğinden emin olduğum tırtıl kurabiyemi çocuklara göre biraz değiştirerek daha doğrusu süsleyerek onlara reçelli tırtılcıklar hazırladık kızımla beraber. Pastanelerde satılanlardan çook çook daha güzel oldular. Sadece çocuklar değil büyüklerde seve seve yediler.. Size de ikram etmek isterdik ama hiiiiiiç kalmadıı :)) Bir daha ki sefere inşallah.

REÇELLİ TIRTILCIKLAR

Bu kurabiyemle sevgili deryacığımın ev sahipliğini yaptığı PORSELEN DEMLİK ÇAY SAATİ ETKİNLİĞİ 23 katılıyorum. Güzel daveti için kendisine çoook teşekkür ediyor bol katılımlı ve güzel bir etkinlik olmasını diliyorum .

Malzemeler :

125 gr Margarin

1 çay bardağı zeytinyağı

2 çay bardağı şeker

2 yumurta

1 vanilya

1 kabartma tozu

Alabildiği kadar un

Tarçın,

Arasına:

Böğürtlen reçeli

Üzerine :

300 gram bitter çikolata,

100 gram margarin,

Pasta şekeri

Hindistan cevizi

Oda sıcaklığında yumuşamış margarini, zeytinyağı, şeker , vanilya ve yumurtayı ekleyip iyice çırpalım. Daha sonra içine kabartma tozu ve unu ekleyip yumuşak akışkan ( çokta sulu değil normal kurabiye hamurundan az daha yumuşak ) bir hamur elde edelim. Hamurdan tırtıl kalıbına koyup parmak uzunluğunda tırtıllar yapalım. İsterseniz hamuru bir kaç parçaya bölüp tarçınlı kakaolu kırabiyelerde yapabilirsiniz.

Hazırladığımız tırtılcıkları 170 C sıcaklığındaki fırında 10-15 dakika pişirelim . Üzerlerinin rengi beyaz kalacak şekilde. Bu kurabiye çok çabuk piştiği için dikkat etmek gerekir.

Bu hamurdan tam 80 tane yani iki tepsi tırtıl çıkıyor. Böyle olunca da arasına reçel sürüp 40 tane marmelatlı kurabiye elde edebiliyoruz.

Kurabiyelerimiz pişerken bizde bir tarafta Çikolatamızı benmari usulu eritelim . ( bir kaba su koyalım içine daha küçük bir kaba çikolatayı koyup hafif ateşte 300 gram bitter çikolatayı 100 gram margarinle eritelim . )

Pişen tırtıllarımızın bir tanesini alarak düz kısmına çay kaşığı yardımı ile reçelimizi sürelim sonra diğer tırtılımızı alıp reçelin üzerini kapatalım..Reçelle yapıştırdığımız tırtılcıkların bir ucunu önce erittiğimiz çikolataya daha sonra hindistan cevizine veya renkli şekerlemelere bulayalım. Böylece bütün tırtılcıkları süsleyip afiyetle yemek için servis tabağına alalım. Afiyet şeker olsun...

19 MAYIS KUTLAMASI VE HOBİDÜNYAM YEMEK ETKİNLİĞİ #2 POĞAÇA

Bugün 19 Mayıs ATATÜRK'ü anma Gençlik ve Spor bayramı. Ne mutlu bize ki böylesine şanlı bir milletin evlatlarıyız. Ne mutlu bize ki bütün dünyanın ayakta saygı durduğu Ulu önderimizin izindeyiz. Tüm ulusumun bayramını kutluyorum ....

Ey büyük Ata'm, Türk gençliği olarak hürriyetin, bağımsızlığın, egemenliğin, cumhuriyetin ve İnkılâplarının yılmaz bekçileriyiz. Her zaman, her yerde, her durumda, Atatürk ilkelerinden ayrılmayacağımıza, çağdaş uygarlığa geçmek için; bütün zorlukları yeneceğimize namus ve şeref sözü verir, kendimizi Büyük Türk Milletine adarız. Türk Gençliği ...

Bayram mesajımı yazdıktan sonra şimdi mutfağa girme zamanı... Bu poğaça kıtır kıtır çok güzel bir tariftir. Yapımıda oldukça basittir .Denemenizi tavsiye ederim..

Bu poğaçamla sevgili arkadaşım papatya68 ince daveti üzerine HOBİDÜNYAM YEMEK ETKİNLİĞİ #2 POĞAÇA etkinliğine katılıyorum.. Arkadaşıma daveti için teşekkür ediyor ve bol katılımlı bir etkinlik olmasını diliyorum..

PATATESLİ POĞAÇA

Malzemeler: 1 su bardağı zeytinyağı , 2 yumurta ( 1 sarı üzerine) , 1 çay bardağı yoğurt , 1 kabartma tozu, Alabildiği kadar Un

İç Malzemesi : 6 haşlanmış patates , 1 şeker kaşığı nane Nane, 2 çay kaşığı kimyon , tuz , karabiber ,

Üzerine : çörekotu

Tüm malzemeler katılarak kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edilir. Hamurdan yumurta büyüklüğünde parçalar alınarak elde açılır. İçine haşlanmış patates , nane, kimyon, karabiber ve tuzla hazırlanan içten konarak kapatılır. Kapanan kısım alta gelecek şekilde tepsiye dizilir. Üzerine yumurta sarısı sürülüp çörekotu serpilerek önceden ısıtılmış 180 c fırında üzeri kızarana dek pişirilir. Afiyet olsun...

DENİZ SEFAMIZ

Merhabalaaar ; herkese güzel bir hafta diliyorum . Herşeyin gönlümüzce olduğu mutlu , sağlıklı bir hafta....

Uzun zamandır geçirdiğim en güzel pazardı bugün. Keyifle zaman geçirdiğim çocuklarla doya doya eğlendiğim bir deniz sefası yaşadık. Bugün deniz sezonunu açtık çocuklarla .. Ne iyide yapmışız hazal eve dönmek istemedi ve sudan hiç çıkmadı desem yeridir.

Gitmeden hazalla aramızda geçen diyaloğu aynen aktarıyorum sizlere

" anne sen bize denizde yiyebileceğimiz bir şeyler yapmayacakmısın"
" ne yapayım kızım ne isersin"
" bilmeeem şöyle bir kek yapsan meselaaa yanındada börek veya pizza olabiliiiir "
" peki gel beraber yapalım öyleysee " deyip mutfağa girdik ana-kız



vee sonuçta çok güzel bir lokumlu kek ve minik pizzacıklar yaptık... Tarifler ve resimler yarın inşallah ... Bekleyin emiiii....

Hazal hanım yeni mayosuyla öyle bir hava attıki bize görülmeye değerdi doğrusu... Amcasına ve babasına sürekli sakın açılmayın boğulursunuz uyarılarında bulundu.. Canım kızım pek düşüncelidir... Yeni aldığı simiti ile öyle güzel çıkardı ki denizin tadını oooh gel keyfim geel...

Minik kızım ceydoşum ilk kez tanıştı denizle. Pek sevmedi galiba denizi girer girmez ağlamaya başladı öyle bir irkildiki şaştık. Hani o banyo yapmayı suyu çok seven kız eser yoktu sanırım bu kadar suda banyo yapmak hoşuna gitmedi helede bu kadar kalabalıkta... Peek utangaçtır benim kızım peeek ... Hal böyle olunca bizede denizden çıkıp kumsalda kumlarla oynamak düştü. neyseki kumları çok sevdi... ayaklarını kuma gömdük oda oynayıp durdu kumlarla.. Arada ablasına " abaaa abaaa" diye bağırıp kendi varlığını ablasına hatırlattı minik kuzum...

Oooooh ablamızın keyfine diyecek yok.. Su balığı oldu resmen simiti ve tabiki arka plandaki amcası sayesinde açıldıkça açıldılar. Açıldıkça kendini büyümüş hissetti sanırım "anne bak nereye kadar geldiim" diye havasını da attı bigüzel. Taaa oralardan bağırıp " anne babamı göremiyorum yoksa açıldımıııı sen söylede açılmasın beni dinlemiyor bu babam boğulacak sonunda allah korusuuuun " aklı fikri onlarda babası amcası ve dayısının fazla açılmasından kokuyor açılırlarsa boğulabilirlermiş sanırım bu korku geçen yaz öğretmen bir komşumuzun denizde boğulmasından kalma bir korku . İnşallah düzelir.

Eveeet gelelim minik kızıma anne kız kumlarda öyle güzel oynadıkki değmeyin keyfimize bir ara tamamen çıplak kaldı şaşırdı dönüp dönüp kendine baktı .. Sonrada elbiselerini gösterdi bana "anne beni böyle çıplak saklama göbeğimi nazar ederler sonra" demek istedi sanırım. Ayıptır söylemesi biraz göbişli bir tombalağız da... Giyindik süslendik denizdekiler beklemeye daldık...

Veee THE END... Güzel bir günün daha sonuna geldik.. Hazalın yüz ifadesinden yorgunluğu ve hiç gitmek istemediği belli oluyor sanırım. Tekrar gelicez sözünü verdikten sonra çantasını toplayıp yola koyulduk...Çocukları böyle keyif içinde mutlu görmek nasıl iyi geliyor anlatamam .. Onları seyrederken kendi çcukluğuma döndüm... Neyse konu başka yerlere sapmadan bir düğüm atayım bari...

Allah herkese gönlüne göre versin. En başta sağlık versin huzur ve mutluluk versin....

FIRIN SÜTLAÇ VE MUTLULUK

Merhabalar herkese ; Bugün biraz mutluluktan bahsetmek istiyorum.. Herkesin yanıbaşında olan fakat çoğu kez farkına varamadığımız mutluluktan. Genelde ufak şeylerden mutlu olmasını bilmeyen bir toplumuz galibaa. Yada hep büyük mutluluklar beklediğimiz için ufacık olanları görmezden gelip haksızlık yaptığımızın farkına varamıyoruz. Bazen çevremde öyle insanlar görüyorum ki kimi manen kimi madden kimi sevgiden kimi sevgisizlikten şikayet edip mutsuzum diyor. Şimdi polyannacılık yapmak istemiyorum ama inanın bana görmek isteyene kücücükte olsa ne mutluluklar var. Rabbim hepimizi beterinden korusun ne insanlar var gerçekten mutsuz bizim mutsuzluğumuz onların yanında gülünç kalır. Hayat çok kısa malesef gerçekten eften püften şeylere takıp mutsuz olmaya değmeyecek kadar kısa. Varolan herşey için şükretmeliyiz. Sağlığımız varsa sağlığı olmayanları düşünüp şükretmek ve bundan dolayı mutlu olmak, Başımızı sokacak bir evimiz varsa evsizleri düşünüp şükretmek ve bundan dolayı mutlu olmak , sevenimiz varsa sevildiğimiz için şükredip kimsesizleri düşünüp şükretmek ve mutlu olmak , Eşimiz , çocuğumuz, anamız , babamız ....... bu liste uzar gider lafın kısası tüm olanlar için şükredip mutluluğun aslında çok uzakta olmadığınız farketmemiz lazım. Bunu farkedip hayattan zevk almayı öğrenmemiz lazım..

İşte size bir mutluluk resmi... İçinde ne anlamlar barındırıyor bir düşünelim.

Mutluluğun Resmi
Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?

işin kolayına kaçmadan ama

gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil

ne de ak örtüde elmaların

ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolaşan kırmızı balığınkini

Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?

1961 yazı ortalarındaki Küba'nın resmini yapabilir misin?

Çok şükür çok şükür bugünü de gördüm

ölsem gam yemem gayrının resmini yapabilir misin üstad?

Sevmek, sevilmek nefes almak bile ne büyük mutluluk. Rabbim herkese dilediği mutlulukları nasip etsin.. Mutlu olmak herkesin hakkı bu hakkımızı iyi kullanmak lazım.. Herkese kocamaan sevgiler.

Mutluluk tarifimizden sonra sırada tatlı bir tarifimiz var.. Böylelikle konuyu tatlıya bağlayalım. Fırın sütlaç benim en sevdiğim tatlılardandır. Şöyle içindeki prinçi iyice pişmiş olacak eriyip muhallebi kıvanıma gelecek fırında misler gibi piştikten sonra dolapta soğuyup fınfık içiyle güzelce servis edilecek oooh bu sıcak günlerde soğuk soğuk ne güzel gider..

Ben son iki haftada sık sık yapar oldum sütlacı. Daha öncede bahsettiğim gibi görümcemin çocukları bende ve canercim tam bi sütlaç hastası helede benim sütlaçlarım için " hülya yengem sütlacı harika yapıyor lokantalarda bile böyle lezzetli olmuyor " deyince az şımarmıyor değilim ee o gazla bir tencere sütlacı anında piişiriyorum tabiii..Afiyet bal şeker olsun ... Gelelim tarifimize tarafımdan tescilli bir tariftir yapanlar pişman olmaz....

FIRIN SÜTLAÇ

Malzemeler :

1 su bardağı prinç

2,5 su bardağı su

3 litre süt (12 su bardağı)

1 vanilya

2 bardak şeker

1 yumurta sarısı

Pirinç yıkanır ve bir tencereye alınır suyu ilave edilerek iyice kaynatılır koyulaşıp suyunu çekmeye yüz tutana kadar.

Daha sonra nişasta yarım bardak sütle eritilerek prince eklenir ve üzerine kalan süt ve şeker ilave edilir. Kısık ateşte koyulaşıncaya kadar pişirilir.

1 yumurta sarısı çırpılarak pişen sütlaçtan bir kase alınır ve yumurta karıştırılır daha sonra kase tenceredeki sütlaça dökülür ve 10 dak daha kaynatılır.

Ateşten aldıktan sonra vanilyası ilave edilir.

Pişen sütlaçlar fırına dayanıklı kaselere dökülerek yarısı su dolu tepsiye yerleştirilir. ( tepsiye muhakkak su konmalı yoksa kaseler çatlayabilir) Fırında üzerleri kızarana dek pişirilir.

Püf Noktası : Fırına verilecek sütlacın kıvamı biraz sulu olmalı çok katı olursa fırında pişerken iyice katılaşır ve Pirinçler sertleşir. Onun için tenceredeyken kıvamı kontrol etmeliyiz.

MİRAÇ KANDİLİMİZ MİBAREK OLSUN

Mi’raç Gecesi: Receb ayinin 27.nci gecesidir. Yatsi namazindan sonra 12 rek’at namaz kilinir. 2 rek’atte bir selâm verilir. Her rek’atte 1 Fâtiha-i Serîfe, 10 Ihlâs-i Serîf okunur.

Namazdan sonra; 100 defa "Sübhanallahi velhamdülillahi ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber, ve lâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azim" 100 defa istigfar, 100 defa salâvat-i serîfe okunur.

10 gün 100 defa "Sübhanallahü hayyül Kayyum"

10 gün 100 defa "Sübhanallahü ehadüs Samed"

10 gün 100 defa "Sübhanallahü gafurur Rahiym" zikirlerini yapmak müstehaptir.

MΑRÂC GECESİNDE VE GÜNDÜZÜNDE YAPILACAK İBÂDET

Receb-i Şerîf’in 27’nci gecesi Mî‘râc Gecesi’dir.

Yatsı namazından sonra 12 rek’at Hâcet namazı kılınır. Beher rek’atte Fâtiha’dan sonra 10 İhlâs-ı Şerîf okunur.

Namaza niyet şöyledir: “Yâ Rabbî, rızâ-i şerifin için niyet eyledim namaza. Bu gece yedi kat gökleri ve bütün esrârını göstererek muhabbetin ile müşerref kıldığın sevgili Habîbin Resûl-i zişân Efendimiz hürmetine ben âciz kulunu afv-ı ilâhîne, feyz-i ilâhîne ve rızâ-i ilâhîne mazhar eyle.”

Namazdan sonra: 4 Fâtiha-i Şerîfe,

100 defa, “Sübhânallâhi ve’l-hamdü lillâhi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Velâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azıym”,

100 İstiğfâr-ı şerif,

100 Salevât-ı şerîfe okunup duâ edilir.

Bu namazda, İhlâslar 100 adet okunur, veya bu namaz 100 rek’at olarak kılınırsa; bunu yerine getiren mü’min, –bu namazın feyz ve bereketiyle– huzûr-i ilâhiye namaz borçlusu olarak çıkmaz.

Mî’râc Gecesi’nden sonraki gün, mutlaka oruçlu olmalıdır. O gün öğle ile ikindi arasında 4 rek’at namaz kılınır. Her rek’atte Fâtiha’dan sonra 5 Âyetü’l-Kürsî, 5 Kulyâ eyyühe’l-kâfirûn, 5 İhlâs-ı şerif, 5 Kul eûzü birabbi’l-felak, 5 Kul eûzü birabbinnâs sûreleri okunur.

MIRAC GECESINDE PEYGAMBERIMIZE VERILEN HEDIYELER

Mirac günü peygamber efendimiz (S.A.V) hediye olarak üç sey verilmisti: Bunlar; Bes Vakit Namaz, Bakara Suresinin Son Ayetleri, Ve Sirk Kosmamak sarti ile ''LA ILAHE ILLALLAH ''diyen her Müslümanin cennete girebilecegi müjdesi

Bu günlerin feyzi üzerimize

Rahmeti geçmişimize

Bereketi evimize,

Nuru ahiretimize

Sıcaklığı yuvamıza dolsun...

Miraç kandilimiz mübarek olsun.

GÜZEL BİR PAZAR GÜNÜ

Merhabalaaar gönlünüzce bir hafta geçirmenizi diliyorum ...

Bugün sizlere tarif vermeyeceğim ama bunun yerine kuzucuklarımın bol bol deniz resimlerini ekleyeceğim..Uzun zamandır hafta sonlarının hep yağışlı geçmesi sebebiyle her hafta bir sonraki haftaya ertelediğimiz deniz planlarımızı nihayet dün gerçekleştirebildik. Kızların mutluluğu görülmeye değerdi. Şimdi sizleri resimlerle başbaşa bırakıyorum..

Minik kızım ceydacım bu sefer denizden pek ürkmedi. İlk seferki gibi çığlıklar atmadı dayısı ile güzelce yüzdüler. Bir ara sanki uyuyacakmış gibi mayışsa da yinede ilk sefere göre çok daha iyiydi.. Simitin üzerinde etrafı seyre daldı ...

Denizden çıkıp yanıma geldiğinde hemencik havluya sarılıp anne kız yaklaşık yarım saat öylece sarmaş dolaş kaldık. Sanki " annecim en güvenilir senin kolların" dercesine sarıldı bana yavruum .. Eee bir kaç kez daha denize gelirse artık çıkmaz sudan sanırım..

Denizden sonra sıra kum banyosunda ceydacımın ayaklarında hafiften içe dönüklük olduğu için dr özellikle güneş ve kum banyosu yaptırmamızı tavsiye etti. Bizde o yüzden her denize gelişimizde en az bir saat kum banyosu yapıtırıp belden aşağısını kuma gömüyoruz yavyuşun.

Kendisi bu durumdan pek rahatsız değil aslında sadece ayaklarını göremediği için kumları sallayıp başparmaklarını çıkarıp gördükten sonra başlıyor gülmeye...

Eeee denize gelinirde yemek yenmezmii ... enerji sarfetmiş yavrum hemen toparlanması lazıım. Tabi annesinin kapattığı kek kutusunu açabilirse sağa çevirdi sola çevirdi kutuyu açamadı vazgeçip sapıyla oynamaya başladı ... Kekleride seyretmekle yetindi...Taaaki annesi olaya el atana kadar.. :))


Ablamız sudan çıkmadığı için pek pozunu yakalayamadık malesef. Biraz daha suda kalsa buruşmaya başlayacaktı :)) Özgür kız gibi kolluklarıyla bir oraya bir buraya turladı denizi..... Dayısının 2,5 yaşındaki kızıyla sudan çıkmadılar hiç...

Sudan çıktığı nadir anlardan birinde amcası tarafından hemen kuma yatırıldı hazal hanım. Yanlız resme dikkatlice bakınız lütfen bizim pimpirikli ve çok bilmiş hazal hanım "amca saçlarım kumlanmasın altına bişey koy " deyince bizde havlu kağıtları yerleştirdik kafasının altına... Sanki prenses diana mübarek kumlanırsa incileri dökülür...

Çok güzel bir gün daha geçirdik ailecek en çok ta çocukların sevindiği ve enerjilerini harcadığı güzel bir gündü... Rabbim hep böyle güzel günler geçirmenyi nasip etsin herkese..

Deniz sefası için hazırladığım menüde sosisli ve peynirli simit ve damla çükolatalı kek vardı.. Tarifler ve resimler daha sonra yayınlanacaktır.

ELMALI PASTA VE SOBELENDİM

Herkese merhabalar.. Sevgili sevilcim tarafından sobelenmişim eee madem sobelendik cezamızı çekelim :)) Sevilcim sorularına geç cevap verdiğim için affet tatlım net bağlantısında sorun olunca cevaplar akşama kaldı malesef... Tatlım sana cevaplarla birlikte enfes bir tarifte yolluyorum "İFTAR BEREKETİ ETKİNLİĞİ 2 için yayınlarsan çok sevinirim nazik davetine ayrıca çok teşekkürler tatlım kolay gelsin..

Elmalı pastamın elmaları bizim bahçeden hemde organik öyle leziz ve çoklarki muhakkak değerlendirmem lazımdı. Bu fırsat hiç kaçarmı hem leziz hem pratik elmalı pastayı yapmanın tam zamanıydı.. İftar sofraları içinde hafif bir tatlı denemenizi şiddetle tavsiye ederim..

ELMALI PASTA

Malzemeler:

1,5 paket petibör büsküvi

2 bardak süt

1 poşet krem şanti

5 büyük ekşi elma

1 su bardağı toz şeker

1 şeker kaşığı tarçın

1/2 su bardağı ceviz ( iri çekilmiş)

1/2 su bardağı fındık ( iri çekilmiş)

Bolca hindistan cevizi

Fıstık ezmesi v damla çikolata

İlk önce 1 poşet krem şantiyi 1 bardak soğuk sütle çırpalım ve kıvam alması için dolaba atalım.

Daha sonra rendelediğimiz elmalarımızı şekerimizle beraber tavada güzelce harmanlayalım elmalarımız iyice pişip kendini saldığı zaman tarçınımızı , ceviz ve fındığımızı ekleyip harcımızı soğutuyoruz

Şantimizi ve elmalarımızı hazırladıktan sonra 1 bardak sütümüzü yemek tabağına dökerek büsküvileri tekep teker sütte ıslatıp diktörtgen borcamımıza dizelim. ( Borcamı sudan geçirip ıslatmayı unutmayalım)

İlk kat büsküvileri dizdikten sonra üzerine elmalı harcımızın yarısını seriyoruz elmalı harcın üzerine de çok ince bir kat olarak krem şantimizin yarısını sürüyoruz.. Aynı işlemi 2. kat içinde gerçekleştirip önce büsküvileri ıslatıp diziyoruz sonra elmalı harcı seriyoruz ( bu kata krem şanti koymuyoruz) elmalı harcın üzerine ise 3. kat büsküvilerimizi yine sütte ıslatıp borcama diziyor ve kalan krem şantimizi büsküvülerimizin üzerini kapatacak şekilde gzüelce yayıyoruz. En üstede bolca hindistan cevizi serpip üzerini istediğimiz şekildesüslüyoruz.

Not: Damla çikolata koymanız önemle rica olunur çünkü lezzetine lezzet katıyor..

Veee gelelim sobemizin soru ve cevaplarına

1-Blog yazmaya ilk ne zaman başladın?



Aslında bu benim ilk bloğum değil daha öncede kısa sürelide olsa bir bloğum vardı ama içerik farklıydı tabiki o bloğu 2.kızıma hamileyken açmış ve hamileliğim çok kötü gidincede istemeyerekte olsa ara vermek zorunda kalmıştım. Bu bloğu nasılmı açtım? Bir gün aniden karar verdim desem inanırmısınız gerçekten de böyle oldu ... Daha önce üyesi ve mod'u olduğum

dost yüreklerde kendime ait bir sayfada yayınlıyordum tariflerimi eee bizim kızlarda beni pek bi şımartınca bende böyle birşey yapmaya karar verdim bu hepsi için süpriz oldu.. İştee böleee....:)

2-Blog yazısı konularının belli bir çizgide olmasına özen gösteriyormusun?

Blogta genelde belli bir çizgi vardır. Bizzat denemiş olduğum taifleri yayınlıyorum.Denemediğim şeyleri yayınlayıp insanları hüsrana uğratmak istemem. Genelde mutfak ve kızlarımla ilgili önemli şeyleri yayınlıyorum. Eee benimde mutluluğum bu.

3-Blog yazmayı ne kadar sürdüreceksin?

Valla zamanın ne göstereceği bilinmez ama ben sürekli olmasını temenni ediyorum . ALLAH bir zeval vermezse tabi...

4-Blog yazmak senin için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladımı?

Blogta konu açmak benim için hala çok zevkli ve eğlenceli. Siz dostlarımın ziyaretleri ve o güzelim mesajları beni her gün daha da heveslendiriyor. İnsanlara bişeyler verebilmek , mutlu etmek , paylaşmak büyük mutluluk benim için o yüzden zorunluluktan ziyade hem stres attığım hemde mutlu olduğum bir ortam bloğum ve diğer tüm dost bloglar...

5-Blog yazmak için gün için bazı şeylerden feragat ediyormusun?

Yooo ben planlı bir insanımdır plansız iş yapmam pek o yüzden de pek bunalmam. Ama bazen iş yoğunluğundan konu yazamayınca içten içe sıkılmıyor da değilim. Aklım hep blogta oluyor o zamanda.

Ben kimi mi sobeliyorum..? İşte bunları

1- http://peynirhosmelimi.blogspot.com/ sevgili meralciğimi

2-http://hunerlieller.net/ sevgili adaşım hülyacımı

3-http://saniyesultan.blogspot.com/ sevgili hemşerim saniye sultanım

4-http://yapraksarmayapraksarma.blogspot.com/ sevgili zeynepcimi

kolay gelsin kızlar.. kucak dolusu sevgiler.. öptüm sizi

MİNİK MELEĞİM ÇOK HASTA OLDU

Herkese merhabalar. cbox'a ve mesaj kutusuna mesaj bırakan herkese çook teşekkürler. Ziyaretleriniz için çok sağolun sayfamı güncelleyemiyorum ve yeni tarif ekleyemiyorum çünkü küçük kızımla hastanade yatıyoruz. Minicik yavrum idrar yolu enfeksiyonu olmuş ve oradan da böbreklere sıçramış böbrek iltihabı nedeniyle pazar gecesinden beri hastanedeyiz ve sanırım haftasonuna kadarda kalacağız.

Şu an ilk günlere nazaran çook iyi bebeğim. İlk 3 gün ateşini 39-40 tan aşağı indiremedik öyle inatçı bir ateş görmedim ben daha. Ama iltihap böbrekleri sardığı için bu ateşin olması çok normalmiş şükürki artık ateşini kontrol altına alabildiler. Minik meleğim gülmeye başladı tekrar rabbim hep güldürür inşallah.. Annen kurban olur sana yavyuuum.Şimdilik bu kadar canlar inşallah daha güzel haberler de vereceğim sizlere...

Hepinize cboktalki mesajllar ve dularınız için çook çoook teşekkürler . Hastaneden çıkıp kızım tamamen düzelene dek sizden müsade istiyorum. Dualarınızı minik yavrumdan esirgemeyin olurmu..

Rabbim kimselere özelliklerede minik meleklere hastalık vermesin. Heekese mutlu huzurlu ve en önemlisi sağlıklı günler diliyorum ALLAH'a emenet olun.

İKRAM BAHANE DOSTLUK ŞAHANE :))

Bugün sizlere kendi tariflerimi vermeyeceğim bu sefer bayramda biricik dostum nurdanıma yaptığım ziyaretten ve bize hazırladığı mamalardan bahsedeceğim. Mamalara geçmeden önce size nurdancımdan bahsedeyim biraz.

Hani size daha öncede bahsettiğim 5 yıl öncesine uzanan bir sanal dost meclisim vardıya işte nurdanımda o meclisin en kıdemli üyelerinden . Bakmayın siz sanal dediğime harbi dostluklardan bile daha iyi bizim dostluğumuz. Birimiz ağlasa hepimiz ağlarız, birimiz gülse hepimiz güleriz , birimizin bir sıkıntısı olsa anında yanında biter teselli veririz , çocuklarımızı beraberce büyüttük sayılır biz dost olduktan sonra kaç çocuk geldi dünyaya , o çocuklar çok şanslıydı çünkü doğum anını hevesle bekleyen bir sürü teyzesi vardı.Sevgili nurdanımın biricik kızı zümramızda o şanslı bebeklerden biri. Nurdancım epey sıkıntılı ve uzun geçen bir bekleyişin ardından kavuştu zümrasına. " hülyaaa bu çok küçük nasıl büyüyecek" dediği günler daha dün gibi. Ama bakın siz zümrama kocamaan olmuş büyümüşte bir yerlere sığamaz olmuş.

Canım nurdanım birde buradan teşekkür etmek istedim sana. Güzel yüreğine sağlık tatlım misafirperverliğine , sıcaklığına, samimiyetine ve herşeyden önemlisi dostluğuna çok teşekkürler canım. Zümramı ve senii kocaaman öpüyorum sayende çok gezel bir gün geçirdim. En kısa zamanda tekraralamak dileğiyle...

İşte karşınızda 3 silahşörler :) Hazal , zümra ve benim küçük prensesim ceydam

Vee sırada mamalarımız var nurdanın tariflerini yolladığı zaman hemen sizlerle paylaşacağım şimdilik resimlerle idare edeceğiz mecburen...

İlk sırayı en çok sevdiğim börek olan su böreğine vereyim dedim. Nurdancım bu böreği hazır su böreği yufkası ile yapmış kendisi söylemese farkedilmeyecek derecede güzel olmuştu. Tıpkı elde açma gibiydi. Kesinlikle tavsiye ederim sizde su böreğini seviyor fakat yufka açmak istemiyorsanız hazır su böreği yufkası alın bol tereyağıyla elde açmadan hiç bir farkı kalmıyor emin olabilirsiniz.

İşte tuzlu kurabiyelerimiz bebekler kemire kemire yedi bu kurabiyelerden görmeniz lazımdı.

Hazalcığımın en çok sevdiği un kurabiyesi. Nurdan teyzesinin içine doğmuş sanki.

Çikolata soslu pastamız

Elmalı Pastamız . En alt sırasında elmalar dizilmiş üzerine kek hamuru hazırlanıp pişirilmiş ve krem şanti ve damla çikolatalarla süslenip harika bir lezzet oluşturulmuş.

Ellerine sağlık nurdancım hepsi harikaydı...

CUMHURİYET'İMİZİN 85.YILI KUTLU OLSUN

CUMHURİYET'İMİZİN 85.YILI KUTLU OLSUN

"Ey Turk Gencligi!

Birinci vazifen, Turk istiklalini, Turk Cumhuriyetini, ilelebed, muhafaza ve mudafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel senin en kiymetli hazinendir. Istikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahlarin olacaktir.

Bir gun, istiklal ve Cumhuriyeti mudafaa mecburiyetine dusersen, vazifeye atilmak icin, icinde bulunacagin vaziyetin imkan ve seraitini dusunmeyeceksin! Bu imkan ve serait, cok namusait bir mahiyette tezahur edebilir. Istiklal ve Cumhuriyetine kastedecek dusmanlar, butun dunyada emsali gorulmemis bir galibiyetin mumessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanin butun kaleleri zaptedilmis, butun tersanelerine girilmis, butun ordulari dagitilmis ve memleketin her kosesi bilfiil isgal edilmis olabilir. Butun bu seraitten daha elim ve daha vahim olmak uzere, memleketin dahilinde, iktidara sahibolanlar gaflet ve delalet ve hatta hiyanet icinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri sahsi menfaatlerini, mustevlilerin siyasi emelleriyle tevhidedebilirler. Millet, fakru zaruret icinde harap ve bitap dusmus olabilir.

Ey Turk istikbalinin evladi!

Iste; bu ahval ve serait icinde dahi, vazifen: Turk istiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktir! Muhtac oldugun kudret, damarlarindaki asil kanda mevcuttur! "

Butun ulusumuzun Cumhuriyet bayramini kutlarken Cumhuriyet devrimlerine sadik kalacagimiza, Buyuk Onder'imizin bize verdigi gorevi gurur ve azimle yerine getirecegimize soz veririz.

AKDENİZ'E DOĞRU

Eğilmez başımıza taç yaptık hürriyeti,

Zaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti...

Sakarya'dan su içtik o çelik süngülerle,

Yuvaları dağılmış bir avuç yılmaz erle.

"Hedef Akdeniz, asker!" diyen parmağa koştuk...

Zafer bahçelerinden gül koparmağa koştuk...

Yol gösterdi göklerden bize binlerce yıldız,

Kıpkızıl ufuklardan taştı al bayrağımız.

Koştuk aslanlar gibi kükreyip dağdan dağa

Canavarlar dişinden vatanı kurtarmağa.

Sakarya'dan su içtik o çelik süngülerle,

Yuvaları dağılmış bir avuç yılmaz erle.

Eğilmez başımıza taç yaptık hürriyeti,

Zaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti...

Ömer Bedrettin UŞAKLI

MEYVELİ KEK , SOBE , P.D.Ç.S.# 29

Kış olunca nedense kek olarak tercihim ya kuru meyveli kek ya mis gibi portakallı bir kek yada sıcacık kakaolu bir kek olur. Eee kışta usul usul kapıdan göründüğüne göre zaman kek yapma zamanı .... Vee tercih bol çeşitli mis gibi aromalı rengarenk bir kek ...

Eveet eveet ondan bahsediyorum alttaki simitlerle beraber ikram ettiğim mis gibi meyveli kekim huzurlarınızda efendim. Kendileri oldukça renkli , lezzetli , misler gibi kokulu bir kektir.

Neyse sözü çok uzatmadan sizleri kekimle başbaşa bırakıyorum ,

MEYVELİ KEK

Malzemeler :

4 Yumurta

1 su bardağı zeytinyağı

1,5 su bardağı şeker

2,5 su bardağı un

1 kabartma tozu

1 vanilya

1 su bardağı meyve kurusu

Yumurta ve şeker çırpılarak iyice köpürtülür sonra üzerine zeytinyağı dökülür çırpılmaya devam edilir. Üzerine vanilya eklenir ve daha sonra elenmiş un ve kabartmaz tozu eklenerek çırpılır.

Kek hamurumuzu hazırlarken kuru meyveleri yıkayıp havlu kağıtla güzelce kurulayıp birazcık un serpip hazırladığımız kek hamurunun üzerine orantılı bir şekilde döküp bir çatal yardımı ile biraz karıştıralım.

Hazırladığımız kek hamurumuz yağlanmış kek kalıbına dökülerek önceden ısıtılmış 180 c fırında pişirilir. Çıkınca üzerine nemli bez konur ( kabuğu sertleşmesin diye) ve 10 dakka içinde servise hazırdır. Afiyet şeker olsun

Bu tarifimde P.D.Ç.S.E. 29 ev sahibeliği yapan sevgili Karabiber arkadaşıma gitsin. Kolay gelsin tatlım. Sevgiler

Bu arada unutmadan sevgili pastaveyemek arkadaşım beni sobelemiş.. Eee sobemizi cevaplayalım değilmi. İşte soru ve cevaplarımız ,

Yaşam Felsefeniz Nedir?

Neşe , sağlık , saygı ve sevgi bunlar bir arada olunca ister istemez felsemeniz belli oluyor.

İnsan?

En karmaşık varlık.Kimi zaman anlaşılmayan , anlaşıdıkça karmaşıklanan , sevgi ve saygı dolu olanı dünyalara bedel olan bir fani :))

Hayatta Olmazsa olmaz dediğin üç şey?

Ailem -Sağlık-Mutluluk

Mululuk Size Neyi İfade Ediyor?

Sevgi , saygı , hoşgörü , gönül huzuru sıcacık ve sevgi dolu bir yuva..

Gözler?

İnsanı ele veren , gizlemeye çalışıp gizleyemediklerimizi ortaya çıkaran en önemli organımız.

Yalana Karşı Verdiğiniz Tepki Ne Olur?

Çok kızarım... Kolay affetmem

Güzellik?

Kalp , ruh güzelliği önemli. Yüz güzelliğine 3 gün bakılıyor. İnsanı insan yapan ruhunun güzelliği..

Sevgi ve Aşkın Tanımı?

Tanımsız bir şey . Aslında tanımsız olan aşk , sevgi her daim belli eder kendini beraberinde saygıyıda getirir. Her zaman ışıldayan gözlerle bakmamıza sebep olur.

Sevgimi? Aşk mı?

Sevgi aşkıda beraberinde getirir bence . Sevmeden aşık olunurmu

Hangi Tür Müzik Neden?

Ben sanat müziğini çok severim . Adeta ruhumu dinlendirir.Ama kulağa hoş gelen her türlü müziği dinlerim ... Çok tantanalı müzikleri uzun süre dinleyemiyorum yorucu oluyorlar. Yaşlandık mı ne ? :)

Değiştirme Şansınız Olsaydı Değiştirmeyi Düşündüğünüz 3 Şey?

Hastalıkları - sağlıkla , Mutsuzlukları- mutlulukla , Zengini- Fakirle

Dost?

Her insana gerekli olan başını gönül rahatlığıyla yaslayıp dertleşebileceğin her anında yanında olabilen en iyi arkadaş..

Bilgisayar?

Çağımızın hastalığı.. İyi kullanıldığında her derde deva , kötü kullanıldığında her eve bela bir alet :)

Sizi İfade Ettiği Bir Resim Yayınlarmısınız?

Eksiği var fazlası yok valla.. Buna bide işyerindeki hallerimi eklersek tam olur... :)) İşte karşınızda Hülya sultan :))

Sobenin kuralı cevapları yazınca bir kaç kişiyi sobelemekmiş.. Bende aşağıdaki arkadaşlarımı sobeledim..Hadi kızlar pamuk eller klavyeye :))

sevgili adaşım hülya , sevgili hurişçim , sevgili yasemin , sevgili perilim ve sevgili Ümran evet sobe sizde kızlar buyrun..

MUTLU YILLAR BANAAA ....:))

Bugün benim doğum günüüüm :) Eveet eveet bir yaş daha büyüdüm.. Büyüdüm diyorum dikkatinizi çekerim yaşlandım demiyorum ona göreee :))

Eskiden doğum günüm olduğu zaman bayılırdııım.. Aaaah aaah ne partiler düzenlerdik ne eğlenirdik . O zamanlar eğlenmek bile güzeldi..Artık hiç birşey eskisi gibi güzel değil sanki.... Sanırım büyüdükçe güzellik kavramıda farklılaşıyor ....


17-18 yaşlarındayken büyüyorum diye mutlu olurken şimdi yaşlanıyorum diye hüzünleniyorum..Hayat ne garip değilmi . Ama biliyorum ki her yaşın ayrı bir güzelliği var ve ben bu güzellikleri doya doya yaşamaya çalışıyorum her ne kadar hayat bazen beni yorsada...


Her haliyle hayat yaşamaya değer bence... Her anın tadını çıkarmak lazım..Çünkü bunun geri dönüşü yok..

İnşallah yeni yaşım mutlu huzurlu ve sağlıklı geçer... Ailem ve tüm sevdiklerimle birlikte uzun mutlu ve sağlıklı bir ömür versin rabbim...

KENDİSİ KÜÇÜK , ANLAMI BÜYÜK BİR TARİF

• Herkese mutlu bir hafta diliyorum..Herşey gönlümüzce olur inşallah...
• Bu anlamlı günde tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyor bu zor ve meşakat isteyen bu görevde hepsine başarılar diliyorum...
  

• Şimdi size vereceğim tarif bana ait değil... Sevgili kızım hazalıma ait. Bana süpriz hazırlamış yavrum . Evdeki tüm apsta malzemelerinin yerini benden iyi bilir ... Neye ne koyacağıma bile karışır o derece meraklıdır bu pasta yapma işine..Bir kaç sefer kendisinide işe koşunca eee cesaretlendi yavrum.

• Hafta içi işten geldim "anne sana bi süprizim var ... Ama süprizi hazırlamam için yardımına ihtiyacım var yardım edermisin" dedi . Bende tamam dedim ne istiyorsun

• "Şimdi bana büsküvi , muz , fındık içi , elmalı pastaya koduğumuz tozdan ( tarçın) bide kekin üzerine koyduğumuz beyaz şeyden ( hindistan cevizi ) :)) verirmisin ...Bende verdim tüm malzemeyi " tamam anne şimdi sen beni izle dedi" .

• Bende bu arada makine elimde bekliyorum. Aşama aşama çektim resmini sonucu görünce " hazalcım bunları blogumda yayınlayayımmı dedim " Elbette anne yayınla bende arkadaşlarıma göstereyim dedi".. Bu yaşta benden meraklı internete ve bloglara. Hatta arkadaşlarıyla oyun oynarken " benim blog adresim şu senin bloğun adresi ne " gibi diyalogları oluyor. Ölüyorum gülmekten :))

• Büsküvileri kırdı unufak etti ,içine muzu ekledi sonra fındık içi, tarçın ekledi ve güzelce yoğurdu...En son olarak ta hindistan cevizine bulayıp

• " al anne süprizin hazır beğendinmi dedi "
• "Beğenmemmi öyle mutlu oldum ki anlatamam size.. Eee kız annesi olmak ayrı bişey...Kızlar daha düşünceli oluyor sanki...

• Bu minik ellerden böyle kocaman bir süprize kimse hayır demez heralde..

• Bu tarifi okuldaki aşçı ablasından öğrenmiş ... Aşçı ablası bazen bunu yapıyormuş çocuklara çocuklarda seve seve yiyormuş.. Eeee ben bile sevdiğime göre çocuklar nasıl sevmesin.

• Ellerine ve o koca yüreğine sağlık meleğim.. Güler yüzün hiç solmasın . Annen sana kurban olsun...
  

KAYIP ARANIYOR

• Günaydınlar arkadaşlar...
  
• Bugün sizlere tarif yayınlamayacağım. Ama tariften çok daha önemli bir şey paylaşıcam sizlerle...Sabah maillerime bakarken açar açmaz sevgili irem arkadaşımdan gelen şaşırtıcı maille karşılaştım. Türkiye koşullarında artık şaşırtıcı olmasa da ( ne yazıkki) ben hale her kayıp haberi duyduğumda şok oluyorum bir an kendimi o ailenin yerine koyuyorum o çocuğun veya büyüğün fazlasını düşünemiyorum bile irkilmekten.. Malesef insalar insan olmaktan çıkmış o yüzden de akla binbir türlüsü geliyor ... Şimdiki kayıp haberi henüz anne şefkatine muhtaç küçücük bir melek.. Rabbim tez zamanda sağlıcakla anne babasına kavuştursun.....
• Maili olduğu gibi aktarıyorum arkadaşlar gören bilen varsa nolur haber versin... Veya daha çok kişiye bildirmek için maili burdan kopyalayıp tüm mail listemizde kişilere gönderelim. Belki bir rastlayan olur. Aklımıza kötü kötü şeyler getirmeden bolca dua edelim bu minik yavruya.. Allahım korusun seni küçük melek....

• KAYIP ARANIYOR!!! LÜTFEN BU FOTOGRAFI YAYALIM!!! AMASYA

• BÖYLE ÖNEMLİ BİR MAİLİ FARKEDEREK OKUDUĞUNUZ İÇİN ÖNCELİKLE TEŞEKKÜRLER.GLOBAL DÜNYANIN STRESİ ALTINDA KÖRELMİŞ DUYGULARIMIZ, , NE YAZIK Kİ,BÖYLE KÖTÜ OLAYLAR YAKININIZDAN BİRİNİN BAŞINA GELDİĞİNDE ORTAYA ÇIKIYOR. LÜTFEN SİZ DE BU DURUMA KAYITSIZ KALMAYIN VE HERGÜN ONLARCA ATTIĞINIZ MAİLLERDEN BİRİNİ EGEHAN İÇİN İLETİN. NE KADAR ETKİLİ OLABİLİRİZ DİYE SORGULAMAKTANSA NE KAYBEDERİZ VE NE KAZANIRIZ DİYE DÜŞÜNMEK SANIRIM ENİYİSİ...

• BUGÜN 16. GÜN:( son fotoğrafları ektedir.

• AMASYA Merkeze bağlı Sarayözü köyü'nde 18.06.2008 tarihinde evinin önünde5-10 dk içinde kaybolan 2.5 yaşındaki Egehan'dan O GÜNDEN BERİ HABERALAMIYORUZ!! (kayboluşundan bir gün önce çekilmiş olan fotoğrafları aşağıdabulunmaktadır)

• İstanbul'da oturan, yaz tatili ve düğün için memleketlerine giden aile artık onun kaçırıldığını düşünmeye başladı.Sivil savunma ekipleri, jandarma ve akut tarafından gece gündüz yapılan arama çalışmalarına son verildi. Küçük bir köy olan Sarayözü' nde herkesin birbirini tanıdığını siz de tahmin edersiniz. Yapılan aramalarda bulunamadığı için geriye tek ihtimal kalıyor, kaçırılmış olabilir. Köyde son günlerde birkaç yabancınınbulunuyor olması ve o günden sonra onların da görünmeyişleri akla ne yazıkki kötü şeyler getiriyor. Çevre illere de dağitilan ilanların dışında tüm Türkiye ' ye bu durumu bildirmeye çalışıyoruz son bir umutla!

• LÜTFEN SİZLER DE YARDIMCI OLUN VE BU MAİLİ TANIDIĞINIZ HERKESE İLETİN , MİNİK EGEHAN' I BULALIM!!

• İRTİBAT TELEFONU:SERDAR ÇIPLAK: 0535 368 05 74
• EV: 0358 224 01 00
• E-POSTA: egehanciplak@hotmail.com

YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN

• Dışarısı bemyeyaz olmuş kardan. Bu beyaz örtü öylesine güzel ki yeni biryılın umutlarla mutluluklarla dolu olacağının habercisi sanki.. İnşallah öyle olur.
  
  

• Bu yeni yıl hepimize mutluluk sağlık, sevgi , huzur , barış ve bol kazançlar getirsin..

• NİCE MUTLU VE GÜZEL YILLARA.....Sevgiyle kalın..

ÇOOOK HOŞ GELDİİİM :)

• Merhabalar herkese...20 günlük bir tatilin ardından yeniden burada olmak sizlerle olmak çok güzel..Hepinizi çook özlemişim yorumlarıyla beni yanlız bırakmayan tüm dostlara kocamaan teşekkürler iyiki varsınız.

• Çoook keyifli ve mutlu bir tatil geçirdim.Kızımın tabiri ile " Antalya'nın altını üstüne getirdik" Havalar çok güzeldi trabzonda kar yağarken orada güneş altında geziyor olmak pek bi güzeldi canııım.. Fotograf makinesinde yığınla fotograf var zamanım oldukça yayınlayıp paylaşacağım sizlerle...

• Birde unutmadan ben tatildeyken blogumla koca 1 yılı geride bırakmışız.. Zaman ne çabuk akıp gidiyor 15 Ocak tarihi itibarı ile bloğumda 1 yılı doldurmuşum. Bu bir yıl içinde güzel gönüllü dostlar edinmişim gzüel paylaşımlarda bulunmuşum iyiyi, kötüyü , hastalığı , sağlığı , mutluluğu ve hüzünü beraberce paylaşmışız iyiki varsınız dostlar.. Beraberce nice mutlu yıllar diliyorum...

• Herkese kocamaan sevgiler....

ÇOCUKLARLA ANTALYA

Antalya gezimizden kısa kısa notlar ve bolca resimlerle geldiim..

Çok fazla bir şeyler yazmadan direk resimlerle başbaşa bırakıyorum sizi. Daha sonra ara ara resimleri yayınlamaya devam edeceğim...

Buyrun beraber antalyayı gezelim...

Antalya kalesi etrafı şu an pansiyon olarak kullanılan evlerle çevrili. Limandan merdivenlerle yuları çıkıp kaleiçine geçiyoruz. Kaleiçi çok şık bir yer sağlı sollu 2-3 katlı pansiyonlarla çevrili lokanta- bar çay bahçesi gibi yerlerle dolu çok güzel bir yer. Yazın bambaşka güzeldir kaleiçi tahmin edebiliyorum.


Kapalı yolda bulunan Antalya saat kulesi

Antalya yat limanı insanı dinlendiren huzur veren bir görüntüsü var

Falez otelin hemen yanında bulunan ve adı falez park olarak bilinen park ve ördekler çocuklar abartısız 15 dakika onları izledi..

Küçük kızım eliyle "ödek geeel ödeeek gel " diye bağırıp durdu. Ablasıda "hiç ördek senin dediğini anlarmı boşuna bağırma ceyda "deyip durdu ..

Konyaaltı plajındaki lunaparktayız. Bizim kızlar (bende dahil :))) tramboleye çıktık.. Çıktıııık diyorum çünkü inme kısmını zor gerçekleştirebildik... Kızları indirebilene aşkolsun inmem de inmeeem kıyametler koptu indirene kadar. " hadin kızlar gidiyoruz artık inin" dedikçe "hayıııır " çığlıkları uçuştu havada.. Vee tabiki sonuçta inmek zorunda kaldılar...

Hem korku hemde neşe içinde zıplayıp durdular.. Uçtukça uçası geliyor insanın valla . Çocuklar inmemekte haklı...

Tramboleden inen hatunlar gözlerini trene diktiler.. Hadi bir kaç turda trenle gezdikten sonra evin yolunu tuttuk...

Kapalı yoldaki parktayız. Çocuklar yol boyu yapılmış heykellerle poz vermekle meşgul. " anne burdada resim çek burdaadaa , bide şöyle çek deyip hem kendileri hemde beni maskara ettiler ..

Yukarıda hazal ve kardeşimin kızı ırmak.. "Halaaa banada çekeymisiiin" Çekmezmi halan kurban olsun sana...

Beş taş oynayan çocuklar

Misket oynarken bizim kızlar tarafından neredeyse boğulacak olan zavallı çocuklar :)

Topaç çeviren çocuklar . Benim ufaklığın heykele bakışına bakın lütfen. Çanlımı cansızmı anlamaya çalışıyoor... Anne baak deyip gülüyo ...

Öylesine görkemli ve güzel bir ağaçtı ki bu resimde hepsi görünmüyor bile.. Hani şu yaprak dökümü başlarken görünen ağaçtan bile daha heybetli ve güzeldi.. Kızım ve ben özellikle resim çekilmek istedik burda..

Yine falez parkı dolaşmaktan yorulan anne kız dinlenmede...

Konyaaltı plajına inerken sarmaşıklı yol.. İlkbahardaki yeşillenmiş ve çiçeklerle bezenmiş halini görmeyi çok isterdim..

Siz sanmayın ki gün boyu gezip yorulan kızlar eve gelince bu yataktaki gibi uslu duruyorlar... Yoooo aksine dahada kuduruk oluyorlar. Bu yataktaki 5 dakikalık bir an... Sonrasında yatak yataklıktan çıkıp aklınıza gelemeyecek her türlü hali alıyor.

Küçük kızım tam bir park hastası. Kaydırak ve sallıncak şimdilik en büyük tutkusu. Bir ara salıncakta uyuyacak gibi oldu :)) Anlayın siz ne kadar sallandı da uyku bile geldi.

Daltonlar karşınızda. Bu araba için ne kavgalar oldu. Araba kardeşimin kızının ama benim ufaklık sahiplendi resmen . Hatta abartıp " ıymaaak alaba benim elleme sakııın" deyip ırmağı çileden bile çıkardı.

Yine meşhur daltonlar parkta yürüken

Daha sonra başka resimlerle devam etmek üzere..